KASIM TIRPANCI


YOKLUKTA KAZANILAN DEĞERLERİN, VARLIKTA KAYBEDİLMESİ…

Bir asır önce her tarafı işgal edilmiş olan ülkemizin yokluk içerisinde kurtarılması ve Cumhuriyetin kurulmasını takiben kazanılan değerlerin, varlık içerisinde kaybolmaya doğru gitmesi, toplumun büyük kesimini tedirgin ettiğini görmemezlikte gelmek aptallık olur.


Bir asır önce her tarafı işgal edilmiş olan ülkemizin yokluk içerisinde kurtarılması ve Cumhuriyetin kurulmasını takiben kazanılan değerlerin, varlık içerisinde kaybolmaya doğru gitmesi, toplumun büyük kesimini tedirgin ettiğini görmemezlikte gelmek aptallık olur.

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve ekibinin başlatmış oldukları kurtuluş savaşıyla, işgalci güçlerden temizlenen ülkemiz, halkında özverili gayreti ile bozulan ekonominin düzelmesi için büyük gayretler gösterilmiş ve bugünkü modern devletimizin kurulması sağlanmıştır.

Geçmişteki kısıtlı olanaklara rağmen, kazanılan savaşlarla birlikte 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılması ile 29 Ekim 1923’te Cumhuriyetin ilan edilmesini takiben Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhurbaşkanı seçilmesi sonucunda ülkemizde demokratik sistem kurulmuş ve halk özgürlüğe kavuşmuştur.

Türkiye Cumhuriyeti tarihi çok iyi okunsa ve bu ülkenin ne zor şartlarda kurulduğu anlaşılırsa, birlik-beraberliğimizin bozulmasına yönelik eylemlerde bulunan ve yolsuzluk yaparak devlet malını çalanlara karşı halk olarak daha etkin mücadelede bulunmak kaçınılmaz olacaktır.

Yokluk içerisinde kurtarılan ülkemizde, olağan üstü gelişmeler olmuş, fabrikalar kurulmuş, tarım ile hayvancılıkta toplumun ihtiyaçları karşılanmıştır. Bugün ise hemen her alanda dışa bağımlı hale gelmemiz ve ABD’nin dolarına muhtaç konuma düşmemiz, tehlike çanlarının yüksek sesle geldiğini gösteriyor. Buna karşı millet olarak her alanda bir araya gelmeliyiz, güç birliği yapmalıyız. Hep devletten alan ve çalan değil, herkes imkanları oranında devlete yardımda bulunmalı, gerekirse maaşlardan kesinti yapılarak iç-dış borçlar ödenmelidir.

Bu yazıda kimseyi yerme ve övme söz konusu değildir. Vicdanımın sesine uyarak düşüncelerimi dile getirme gereği duydum. Bütün halkımızın ve okuyucuların 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun…