Vefasızlardan millete ve memlekete hayır gelir mi?

Kasım Tırpancı

27.10.2020 17:53:10 0
Vefasızlardan millete ve  memlekete hayır gelir mi?

Vefasızlardan millete ve

memlekete hayır gelir mi?

Kasım Tırpancı

Günümüzde çok açıkça görüldüğü gibi, tarih boyunca insanların genellikle vefasız olduğuna dair binlerce örnekler vardır. Ülkemiz genelinde yaşanan vefasızlıkları Ardahan´da da görmek mümkündür. Her yönüyle vefasız olan ve yapılan insanlıklara rağmen ihanette bulunanlardan millete ve memlekete hayır gelmediği bilinen bir gerçektir. Gerek siyasette ve gerekse yaşamın her alanında destek olduğunuz, yoktan var ettiğiniz birilerinin eline bazı imkanlar geçince kendisini kral sanıyor ve sizi tanımaz oluyor. Gördüğüm kadarıyla bazı konularda destekte bulunulan, ayak iken baş olmalarına katkı sunulan, elde ettikleri avantajın şımarıklığı ile tam manasıyla bir vefasızlığın içerisinde olanların çoğunlukta oldukları yakinen biliniyor.

Günümüzde vefalı olmak ve aynı değerde dostlar bulmak çok zordur. Son derece samimi olanların, gün geldiğinde kimseyi tanımadıkları, yapılan insanlıkları bilmeyip, bir kalemde silip attıkları, vefasızlığın ta kendisidir. Bunun diğer bir tanımı ise vefasızlığın daha sonraki basamağı olan ihanettir. Çünkü adam pekte hak etmediği halde, bir şeyler elde edince kimseyi tanımaz oluyor.

Ardahan´da olduğu gibi, tüm Türkiye´de her zaman vefasızlar, vefalılardan daha fazla olmuştur. İnsan, siyasetçi olabilir, idareci olabilir, makam, mevki, şöhret sahibi olabiliyor. Ama genellikle vefalı olamıyor. Bazı insanlar, çıkarları mevzu bahis olunca her şeyi unutabilen, hatta satabilen bir varlık haline gelmiştir. Bu tür insanlara fazla fırsat vermemek herkesin öncelikli prensibi olmalıdır. Çünkü bu tür insanlara ne kadar değer verirseniz verin, ne kadar iyilikler yaparsanız yapın, gün geldiğinde bir anda her şeyi silip atabiliyor.

Türkiye´nin küçük bir ili olan ve herkesin birbirini yakinen tanıdığı Ardahan´da bilevefasızlık giderek hakim olmuş ve vefa kelimesi nerdeyse günlük yaşantıda kullanılmaz hale gelmiştir. Para ve daha çokta siyasi çıkar üzerine kurulmuş arkadaşlıkların ve dostlukların arasına sevgi, saygı, sadakat, vefa giremez konuma gelmiştir. İşte bu yüzdendir ki artık ne arkadaşlıkların ve ne de dostlukların önemi kalmamıştır. Çünkü vefanın, fedakarlığın üzeri kapanmış ve görünmez olmuştur.

Vefasızlıklar sadece günümüzde görülen bir olgu değildir. Geçmişim çağlarda da zaman-zaman vefasızlıklar yaşanmış ve her geçen günde giderek artmıştır. 1970 yıllarda Herner Miller adındaki yazarın ODESSA isimli bir kitabını okumuştum. Bu kitapta, Hitler kamplara topladığı insanları hamam şeklinde yaptırdığı fırınlara koyarken, bir doktorda binanın üst camında bakarak yanmalarını izliyormuş. Fırına ısı verilip yanma başlayınca, insanlar birbirini yere düşürüp, üstlerine çıkarak kurtulmaya çalışırmışlar. En son bir bayan yanan cesetlere basarak yukarı çıkmaya çalışmış, ancak boyu bacaya ulaşmadığında ise çocuğunu ayağının altına almış ve üstüne basarak kurtulmaya çalışmıştır. Bunu gören doktor, ?´İnsanoğlu vefasızdır´´ diye bir de rapor düzenlemiştir. Bu durum insanın yeri geldiğinde çocuğunu dahi ayak altına alıp, kendisini kurtarmaya çalıştığını gösteriyor. Ancak bütün vefasızlıklara rağmen, toplumsal yaşamın vazgeçilmezi olan dostlukların, kardeşliklerin ve insanlıkların basit hesaplar uğrunu kenara atılmaması ile vefalı olunmasını diliyorum.


1

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonundan 1 Mayıs açıklaması

2

HAK-İŞ 1 Mayıs'ta taleplerini sıraladı

3

Fatih Erbakan Göle halkına teşekkür için geliyor

4

ARÜ’den Gürcistan üniversitelerine ziyaret

5

Otomobilde, sevdiği şarkıları dinleyerek gezme hayali gerçekleşti