HALİL KAÇAR: “TARİH YAZMAYA GELİYORUZ”

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Ardahan Belediye Başkan adayı Halil Kaçar, seçim koordinasyon merkezinin açılışını yaptı.

SİYASET 4.03.2024 13:27:00 0
HALİL KAÇAR: “TARİH YAZMAYA GELİYORUZ”

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Ardahan Belediye Başkan Adayı Halil Kaçar, “Biz bu memleketi düzeltmek için yola çıktık. Madem memleket düzelsin istiyoruz, tarih yazmaya geliyoruz. Eğer biz bu seçimi kazanırsak Türkiye’de de bir tarih yazılacak. Bu tarih yazmakta inşallah bize nasip olacak” dedi.

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Ardahan Belediye Başkan adayı Halil Kaçar, seçim koordinasyon merkezinin açılışını yaptı.

DEVA Partisi Belediye Başkan Adayı Halil Kaçar, Ardahan Üniversitesi kavşağından kalabalık araç konvoyuyla şehir turu yaptı, daha sonra Koca Mustafa Paşa Caddesi üzerinde bulunan seçim koordinasyon merkezinin açılışını yoğun katılımla gerçekleştirdi.

CANDAR YILMAZ: HALİL KAÇAR'IN LİDERLİĞİNDE ARDAHAN'I DAHA AYDINLIK YARINLARA TAŞIYACAĞIZ

Yoğun bir katılımla gerçekleşen programın açılış konuşmasını yapan DEVA Partisi Ardahan İl Başkanı Candar Yılmaz, “Burada bulunmamızın sebebi büyük bir umuttur, büyük bir değişimdir. DEVA Partisi olarak, bu umudu sizlerle birlikte inşa etmek ve Ardahan'ı daha yaşanabilir bir şehir haline getirmek için buradayız. İktidarla muhalefet arasına sıkışmış Ardahan’a ses olmak için buradayız. Yeni bir dönemin başlangıcını kutlamak için buradayız. DEVA Partisi olarak, temiz belediyecilik anlayışıyla şehrimizi daha yaşanabilir, daha güzel bir yer haline getirmek için buradayız. "Temiz Belediyecilik", sadece çevre temizliği değil, aynı zamanda şeffaf, katılımcı, hesap verebilir ve etik bir yönetim anlayışını da içeriyor. Bizim adayımız Sayın Halil Kaçar aday olur olmaz partimizin etik kurallarının altına imza atarak yola çıktı. Bu etik kurallar çerçevesinde yani yeni dönemde, belediyemizin çalışmalarını şeffaf bir şekilde sizlerle paylaşacak, harcamalarımızı açık bir şekilde sunacak ve karar alma süreçlerine sizi de dahil edeceğiz. Çünkü biz halkımızın katılımını ve görüşlerini önemsiyor, birlikte daha iyi bir Ardahan için çalışmanın gerekliliğine inanıyoruz. Partimizin vizyonunu temsil eden İl Belediye Başkan Adayımız Halil Kaçar, Ardahan'ın kalkınması, refahının artması ve geleceğe güvenle bakabilmesi için kararlılıkla çalışacak bir aday. Kendisi, sadece siyasi bir figür değil, aynı zamanda sizin sesiniz, sizin temsilciniz olacak biri. Sizin evladınız, sizin kardeşiniz.  Halil kardeşimiz, Ardahanlıların sesini duymak, sorunlarına çözüm üretmek ve şehrimizi daha ileriye taşımak için bugün burada. Bizler de onun liderliğinde, yerel yönetimde bir dönüşümün parçası olacak, Ardahan’ın gerçek potansiyelini ortaya çıkarmasını sağlayacağız. Sevgili Ardahanlılar; Kıymetli Hemşerilerim, Bu seçim sürecinde sizlerle birlikte yürüyerek, Halil Kaçar'ın liderliğinde Ardahan'ı daha aydınlık yarınlara taşıyacağımıza olan inancım tam. Şimdi Halil kardeşimi size emanet ediyorum. Desteklerinizi bekliyorum. Ardahan’ın evladına sahip çıkacağınıza şüphem yok. Hepinizi bu önemli açılışta aramızda görmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Hep birlikte, daha güçlü ve daha huzurlu bir Ardahan için el birliğiyle çalışacağız” dedi.

Belediye Başkan Adayı Halil Kaçar ise, sahneye çıkarak, tezahüratlar, alkışlar eşliğinde halkı selamladı.  

Seçim Ofisi açılışında vatandaşlara hitap eden Halil Kaçar, projelerini anlattı, diğer başkan adaylarını eleştirdi.

Memleketin sorunlarını düzeltmek için bu yola çıktığını kaydeden Halil Kaçar konuşmasında şunları söyledi; “Bu yola çıkarken memleketimizi gerçekten düzeltmek için, refah düzeyini arttırmak için halkımızın rahat etmesi için bu yola çıktık. Gördüğümüz aksaklıklar var, bildiğimiz sorunlarımız var nasip olursa bunları düzeltmeye halletmeye geliyoruz inşallah. Bakın memleketimizin sorunları iyi bilen biriyim, üstelik öyle kağıt üstünde değil, sizinle beraber yaşayarak görerek bu sorunlar iyi biliyorum.

Memleketimizin birkaç sorunu hakkında bahsetmek istiyorum, bana kalırsa en büyük sorunlarımızın başında işsizlik geliyor. Belediyenin birinci öncül görevi işsizliği halletmek değil Bunu ben de biliyorum ama memleketimizin sorunu diyorum. Yani bir Belediye Başkanı olarak bu görev benim mi değil mi diye bakacak bir adam değilim.

Şimdi işsizlik yüzünden göç veriyoruz, inanın göç verdiğimiz için İl statüsünden düşme durumuyla karşı karşıyayız. Nasip olursa İşsizliği halledip işsizliği hallettikten sonra da göçü durdurmanın hatta nasip olursa ters göçü başlatmanın peşindeyim bunu net bir şekilde söyleyeyim.

Şimdiki yöneticilerimiz İşsizliği emeği her zaman siyasi bir avantaj olarak kullanmanın peşine düştüler. Ne zaman seçim olsa İŞKUR açılır işte 3-5 yere alım başlar, aldığınız 3-5 kişi başvuran binlerce kişi.  Yani iyi niyet yok sadece seni alacağım bize oy ver resmini çek tarzında konuşmalar işsizliği çözmeye yönelik değil siyaseten sandıktan birinci çıkma anlayışları başka bir şey değil.

İŞSİZLİĞİ ÇÖZECEK BİRÇOK PROJEMİZ VAR!

Su paketleme fabrikasından bahsedebiliriz. Zor bir şey değil yapılabilir projelerden bahsedeceğim onu söyleyeyim. Çataldere köyünün suyunu biliriz değil mi bilmeyen yoktur. Orada da olur sadece orada değil birçok bölgemizde var bunların araştırılması da yapılmış öyle onlar gibi ezbere konuşmuyorum.

Ovapınar da dahil fabrika kurulacak yerlerimiz var. Bunun yanı sıra ayran fabrikası.  Burası hayvancılıkla geçinen bir memleket, Etimiz sütümüz doğru mu? Şimdi ayran fabrikasının ayranı yapılmayacak fabrikasının kurulmayan hiçbir güçlüğü yok ki, nasip olursa onları da yapacağız. MDF fabrikası kuracağız nasip olursa. Bu projelerin hepsini kendi eşimiz dostumuz arkadaşımız gelip kuracak. 

HERHANGİ BİR GÜCE İHTİYACIMIZ YOK!

Hani bazen diyorlar ya iktidar olması lazım mecbursunuz diye o konuya da geleceğim de gene de buradan da bahsetmiş olayım. İşsizliği çözdük güzel ama bana kalırsa en önemlisi halkla beraber olmak. Halkla beraber yönetmek diyoruz ya, ezbere konuşanlar için özellikle buradan da sesleniyorum. Halkla yönetmek demek birlikte olmak demek ya, 5 yıl öncede söylemiştim şimdide söylüyorum,  haftada bir halk günü yapılır, halk gelir derdi tasası olan bizimle bunu paylaşır, biz de imkanlar çerçevesinde bu sorunları en kısa sürede çözmeye çalışırız. Halktan uzak kalırsanız onların sorunları dertleri büyür daha da işin içinden çıkılmaz hale gelir. Biz kendimizi halktan hiçbir zaman ayırmadık ayırmayı da düşünmüyoruz.

Daha sonra dertleri dinledik ama bir şeyler de üretmek lazım. Çok şükür üretebilecek kadrolarımız fazlasıyla var. Fakat olur ya akıl akıldan üstündür değil mi?  Vatandaşlarımızla beraber her ay istişare toplantısı yapacağız. Bizzat kendi katılımımla yapacağım. O yüzden her ay düzenli olarak Halk günleri istinaden bir de istişare toplantısı yapacağız.

Diğer bir sorunumuz, işi gücü olan veya normal halkımızdan da vatandaşlarımızdan da bahsedebiliriz. Güzel vakit geçirebilecekleri sosyal kültürel alanlar yok.  O konuda da çalışmalarımız var hazırlığımız var nasip olursa ilk kışa girmeden onun önlemi de alınacak gerekli her şey yapılacak bunu da buradan duyurmuş olayım.

Birçok sorunumuz var, onu çok net biliyoruz mesela öğretmen olarak şunu diyebilirim, çocuklarımız üniversiteyi kazanıyor ama okutuyorsunuz ama ne dertle ne tasayla okutuyorsunuz iyi biliyorum. Bakın ben de bir köylü çocuğuyum onun net bir şekilde söyleyeyim. Doğma büyüme halen daha bu işlerle de uğraşıyorum. Öğrenci okutmak o kadar basit iş değil nasip olursa öğrencilerimize burs imkanı sağlayacağım. Daha sonra normal okullarda öğrencilerimize de kırtasiye desteği vereceğiz.

Yaşlılarımıza, gazilerimize, şehit yakınlarımıza, öğrencilerimize ulaşım desteği verilecek. Yapacağımız şey çok ama zor değil, çünkü bilgiye sahibiz beceriye sahibiz. Nasip olursa da bunları en kısa sürede gösterme durumuyla karşı karşıya kalırız.

BİZİM SAMİMİYETİMİZ NE ONLARIN YALANLARI YARIŞIYOR

Diğer adaylardan da bahsetmek istiyorum, çünkü bu seçimde inanın bizim samimiyetimizle onların yalanları yarışıyor. Her seçim dönemi yalanlara başlarlar seçim olur 4 sene hiç biri sahada yok sonra 3-4 ay kala hepsini çarşıda pazarda görüyoruz. 

Şimdi birinci olarak mevcut başkanımızdan bahsetmek istiyorum. Bakın Sayın Faruk Demir’in gerçekten memleketimize hizmetleri var bunu inkar edemeyiz.  Çünkü bizim kişiliğimiz de karakterimiz de inkar etme yoktur. Yapılan artıyı da söyleriz, Yapılmayan eksilerini de anlatırız ancak bu şekilde düzeliriz. Hizmetleri var yaptığı hizmetlerden dolayı kendisine buradan teşekkür ediyorum.

FARUK DEMİR BİZİ TANIMIYOR!

Kendisinin en büyük sorunu bizi tanımıyor. Sokağa çıktığı zaman isim veremiyor. Şimdi sayın Faruk Demir bizi bilmiyor ki bize tedavide uygulasın. Nasip olursa sizin sorunlarınızı bilen kardeşiniz geldiğinde en kısa sürede her şeyimiz düzelecek.

Biz bu memleketin derdine deva olmaya geliyoruz ama sayın Faruk Demir bunun çabası içinde ama sonuç olarak baktığımızda herhangi bir şeyi tamamlamış değil. 

Eksiklerimiz başında şunlar da geliyor, seçim zamanı esnaf geziliyor, hayvan pazarı geziliyor seçim zamanı geleceğinize Sayın Başkanım normalde de çıkıp esnafı bir gelseydiniz değil mi?  Yani dört dört buçuk yıl boyunca birkaç esnaf haricinde çıktığınızı gören yok. O da resim çekilmek için yapılıyor.

Esnafı gezip bir dertlerini dinleseydin bunların derdini nasıl çözüme kavuşturuyoruz diye bir baksaydınız. Seçimden seçime çıkma ile olmuyor bu iş. Bakın Ardahan esnafı kan ağlıyor,  sadece esnafı değil, hayvancısı da kan ağlıyor esnafı da vatandaşı da kan alıyor. Peki bu sorunlardan haberdar mısınız?  Ben sizin adınıza söyledim Vallahi değilsiniz. Çünkü bilmiyorsunuz, tanımıyorsunuz.

MEMLEKETTE SATILMADIK ARSA KALMADI!

Her yer parsel parsel satıldı arkadaşlarım, dostlarım. En basitinden şöyle bir şey söyleyeyim kendimi de eleştirim bir konuda. Seçim zamanı bir şeyler yapılır, kendimi eleştirdiğim nokta şu, örnek olarak diyorum tüm başkan adayları maça gider tüm başkan adayları spor kulüplerine yemekler verir, ben de dahil yani onu da söyleyeyim ama şöyle bir şey kabul etmek gerekiyor.

Bir tarafta bürokratik güç var bir tarafta siyasi güç var zavallı kardeşiniz kendi başına bir öğretmendi ki ondan da istifa ettim. Keşke elimde bunların gücü olsa da sadece bir kereye mahsus değil o kardeşlerimize sürekli sahip çıksam.

Stadımızın yanında güzel bir spor tesisi kursak orada kardeşlerimizi ağırlasak, yatsalar, yemeklerini yeseler, antrenmanlarını yapsalar ancak şuanda bende böyle bir güç yok nasip olursa 31 Mart'tan sonra böyle bir güçte olacak. Aklıma gelmişken Stadın yanı da satıldı değil mi?

BİR MEMLEKET MEMLEKETTEN YÖNETİLİR, İL DIŞINDA DEĞİL

İl dışından burayı yönetme şansınız yok ama başkanımızın en büyük eksiklerinden de biri memlekette memleketli ile beraber vatandaşlarla beraber olduğu süre çok kısıtlı çok kısa onu da belirtmiş olayım. Ama hiç merak etmeyin nasip olursa bu kardeşiniz 1 Nisan’da geldiği zaman hep beraber hep iç içe yöneteceğiz bu memleketi.

Siyasete atılma sebeplerimden biri şu;  Siyasetten kanser hücrelerini kan emicileri temizlemeye geliyorum. Gerçekten siyaseten böyle bir kitle var inanın üç beş kişiyi de geçmiyor. Her partide gerçekten yürekten inanın dostlarımız var arkadaşlarımız var onları kesinlikle bu işin içine katmıyorum buradan da saygılarımı sevgilerimi gönderiyorum kendilerini onlardan bahsetmiyorum ama gerçekten 3-5 tane kan emici, kanser hücresi var nasip olursa bu seçimde onları da temizlemiş olacağız.

Memleket artık tarafsız, güvenilir gerçekten iş yapabilecek bir başkan istiyor. Bu memleket birkaç kişinin tapulu malı değil, olmayacak buna da izin vermeyeceğiz. Siyasi laf cambazlığı ile olmaz bu iş artık ilim bilim dönemlerini yaşıyoruz. İlimle bilimle yol almış bu yolda yürümeye yemin etmiş bir kardeşiniz olarak söylüyorum ki memleketimiz en güzelini laiki olan her şeyi en kısa sürede bu kardeşinize birlikte alacaktır.

BU MİLLETİN İKTİDARI DEĞİL ADİL SİYASETÇİLERE İHTİYACI VAR

Sürekli Ardahan'ın iktidarı ihtiyacı var, mecbursunuz, olmazsa olmaz naraları sürekli atılıyor. Ben söyleyeyim öyle nara atma ile olmaz bu iş. Bu milletin iktidarı değil adil siyasetçilere ihtiyacı var. İktidara mecbur olan kim biliyor musunuz?  Biz değiliz, bizim adil siyasetçilere ihtiyacımız var. İktidara ihtiyacı olan kendilerinden başka kimse değil kendileri ve koltuğundan korkan birkaç kişi haricinde iktidara hiç kimsenin ihtiyacı yok.

BAZI MÜDÜRLERİMİZ OY TOPLASIN DİYE SIKIŞTIRILIYOR

Müdürler oy toplansın diye sıkıştırmak hiç ahlaklı bir davranış değil. Bu hala sizde var mı yok mu tartışılır ayrı bir konu ama sıkıştırmayın. Müdürlerin görevi bu memlekete en iyi hizmet etmek bundan şüphemiz de yok. Özellikle çalışan kardeşlerimiz elinden gelen esirgemediğini biz biliyoruz. Siyasete malzeme ve siyasete alet etmeyin bırakın herkes kendi işini kendi yapsın. Siyaseti siz yapın müdürlerimiz çalışanları ile kendi işini yapsın. Onları sıkıntılı duruma sokacak ithamlarda veya görüşmelerde bulunmayın. Olur da görevi haricinde hareket eden bir kardeşimiz olursa açık ve net söyleyeyim yarın öbür gün canlı yayında kendisini de izlemiş olur. Herkes kendi işini yapsın, bırakın Herkes kendi işini yapsın ki memleket bu şekilde kalkınsın.

EN BÜYÜK İTTİFAKI BİZ YAPTIK!

İttifaklar yapıldı, şu anda iki rakibimin de ittifak süreci var. Ama avantajımız ne biliyor musunuz? Belki partiler arasında ittifak olmuş olabilir ama en büyük ittifakı çok şükür biz yaptık. Kimle yaptık biliyor musunuz? Biz İttifakı herhangi bir siyasi parti ile değil içinde bulunduğumuz onların ise seçimden seçime elini sıktığı halkla yaptık halkla.

Sayın Baydar, seçim zamanı gelince esnafı mahalleleri geziyorsunuz, bir de diyorsunuz ki sıkılmayacak el bırakmayacağız.  Önemli olan şu;  O eli niye bırakıyorsunuz ki arkadaş. Madem öyle iktidar sizde doğru mu mevcut başkanlık sizde niye bırakıyorsunuz o elleri ki son 3 ay kala sıkmaya çalışıyorsunuz. Bakın bu bir reklamdan öteye bir şey değil ama çok şükür biz bunları görüyoruz ve farkındayız.

Ayrıca Sayın Baydar için birkaç lafım olacak. Görevi itibariyle Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı. Yaklaşık 15-16 yıldır orada başkanlık yapıyor.  Seçim zamanı hayvan pazarına gitti, tabii biz de sürekli gidiyoruz ama hayvan pazarına gitti resimler, videolar atıldı sorunlardan bahsetti çözmek istiyorum falan dedi. Peki ben de şunu soruyorum; Sayın Baydar, siz bu memleketin asıl fabrikası olan hayvancılığın başındaki kişisiniz, siz niye seçimden seçime gidiyorsunuz?  Düzenli olarak 5 yılda bir gidiyor başka yok onu söyleyeyim. Biz ise onların resim çekilmeye gittiği yere hayvan alıp satmaya gidiyoruz. 

Geçen yıl şaptan bu memlekette bayağı bir hayvanımız telef oldu. Özellikle hayvancılıkla uğraşanlar zaten nerdeyse herkes hayvancılık ile uğraşıyor.  Telef olurken ne yaptı biliyor musun? İlk önce hastalık çıktığında normal ilaç sattı. Tamam bir veteriner olarak ilaç satman normal bunda sıkıntı yok ama STK Başkanı olarak o fabrikanın başındaki kişi olarak niye herhangi bir açıklama veya önlem almadın?  Ancak hayvanlar ölmeye başladı burada basın sıkıştırdı diye açıklama yapmak zorunda kaldı. Yoksa onu da yapmayacaktı. Yani kendi işini bile yapmayan bir başkandan bahsediyoruz.

BİZ DEMOKRASİYİ ÖNEMSİYORUZ

Biz demokrasi ve eşitliği önemsiyoruz. Belki onların özelidir ama ben değinmeden de geçmeyeceğim sonuçta orada benim de dostlarım var o başvuru yapanlar içerisinde çok yakın dostlarımız da var. 13 tane aday adayı vardı, bu siyasetin hep kötü tarafını kullandılar. 13 aday vardı ve bunlar gerçekten ahlaklı, iyi niyetli ve bilgili adaylardı ama ne oldu tepeden Yunus Başkan'ım bir daha aday oldu. Beni genel merkez istedi diyor, yani hep ağzında yuva yapmış bir laf.  Demokratik ortamda adaylar başvuru yapmış, biz bu görevi yapabilecek kabiliyet de insanlarız demiş.  Senin yukarıdan gelmen neye mal oldu biliyor musun?  Bilmezsin de ben söyleyeyim buradan; O 13 aday adayının aileleri var, annesi var, babası var, çocuğu var, oğlu var, kızı var, eşi var.  Sen bunları üzen adamsın, ama nasip olursa onların ahını da ben soracağım.

BAYDAR ASIL ŞOVMEN SENSİN

Broşür yaptırmış, 26 tane madde vardı, 5 yılda bunları yapacağım diye. Allah versin 26 değil 126 tane yap. Hani bunları yapacağım diyorsun ya 16 yıldır STK'nın başındasın, Damızlık sığır yetiştiriciliği Birlik başkanısın keşke yapacaklarım diye kitapçık yaptıracağına, 16 yıldır yaptıklarının kitapçığını yaptır da onu görelim. Senin ne kadar üretkenliğin ne kadar projen varmış onu görelim. Ama ben size söyleyeyim bildiğimiz iki proje var onları da o yapmadı Tarım il üretti üstüne kondu.

Hani Faruk Demir'e diyorsun ya şovmen diye. Doğru resim çekilmeyi sever başkanım o ayrı bir konu ama, sen de milletin bizim çalışan müdürlerimizle tulum giyip iki tane resim çekmeyle şovlaştırıyorsun. Bana kalırsa asıl şovmen sensin. 

ADAMLARIN KENDİ GÜCÜ YOK, ÜRETKENLİĞİ YOK

Bakın bende dahil olmak üzere tüm adayların geçmişine bakın. Allah şahittir, ben hiçbir insanda hiçbir vatandaşım hiçbir dostumdan bana oy ver diye söz ver diye bir kez bile bir istek de bulunmadım.  Ama sizden bir isteğim var, oy kullanırken elinizi vicdanınıza koyun. Bende dahil tüm adayların geçmişine bakın, kimin geçmişinde ne var ne yok ona göre memleketimizin hizmeti için iyiliği için ona göre oy verin sevgili dostlarım. 

Üretememiş seçim zamanı gelmiş bunları yapacağım diyor. Adamların  kendi gücü yok, üretkenliği yok iktidar olmak zorunda diyor ve başka güçlerin arkasına saklanıyor. Bakın ben kimsenin arkasına saklanmıyorum, ben gelir kendim yaparım.

BİZ BÜYÜĞÜNÜ KÜÇÜĞÜNÜ BİLEN İNSANLARIZ

Bizler büyüğünü küçüğünü bilen insanlarız öyle yetiştirildik.  Örfümüzde adetimizde de bu var. Fakat bizim bu saygınlığımızı çok yanlış anlayanlar olmuş. Onlardan bahsediyorum, yanlış anlaşılmasın. Yeri geldiğinde elimizi masaya vurmasını da biliriz, söyleyeceğimiz sözü de biliriz, hesap sormasını da biliriz hiç kuşku duymasınlar. 

SİZ ÜRETEN ADAM DEĞİL YİYEN ADAMSINIZ!

Son olarak kendisine şunları da söylemek istiyorum; siz üreten adam değil yiyen adamsınız, siz kollayan değil perişan edem adamsınız, siz samimi değil yapmacık adamsınız, siz doğru adam değil yanlış adamsınız diyorum. Ardahan bir 5 yıl daha kaybetmesin diyorsunuz, bana kalırsa Ardahan’ın başına gelmiş en büyük facia sizsiniz. Bu faciadan kurtaracak olan da sizlersiniz vatandaşlarım. Seçim sürecindeyiz evet bizim samimiyetimizle onların yalanları yarışıyor. Biz el ele verirsek, kol kola girersek ve yüreklerimiz bir olursa bu seçimden başarı ile çıkarız. Ne zaman bir dostumuz dara düşse gücümün yettiği kadar yanında oldum. Şimdi ben bu yolda yürürken sizin desteğinize, sizin birliğinize, sizin oylarınıza ihtiyacım var. Yanımda olacağınızdan bana destek olacağınızdan zerre tereddüttüm yok Allah razı olsun. 

TARİH YAZMAYA GELİYORUZ!

Madem memleket düzelsin istiyoruz, tarih yazmaya geliyoruz. Eğer biz bu seçimi kazanırsak Türkiye’de de bir tarih yazılacak. Bu tarih yazmakta inşallah bize nasip olacak. Karşımızda tüm gücünü kullanan vicdansızca hareket edenler var bunu iyi biliyoruz ama unutmayın ki tarihi cesurlar yazar, korkaklar değil. Biz hiçbir zaman korkanlardan olmadık, hiçbir zamanda bu zalimlerin çapına falan da bakmadık. Şanslı tarafımız, bizim memleketimizde bu tarihi yazabilecek yürekli insanlar da çok cesur insanlarda çok, bu tarihi yazabilecek kabiliyete de sahibiz, bilgiye de sahibiz, güce de sahibiz desteğe de sahibiz. Bizim en büyük silahımız; Saygımız, yüreğimiz birde sandıkta kullanacağımız oy bizim silahımız bu. Biz onlar gibi değiliz”. 

 

ŞENOL KİRMAN/ARDAHAN MEDYA


 

 


 


1

İl İnsan Hakları Kurulundan “Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği günü” ziyaretleri

2

BUZAĞI DESTEKLEMELERİ ÖDENİYOR

3

Ardahan Belediyesinin bahar temizliği devam ediyor

4

Arıcılık Çalıştayı yapılacak

5

Başkan Kurukaya’dan vatandaşlara “çevre” çağrısı